Alkali diyet sonrasında vücutta nelerde değişim yaşanır? Alkali diyette hangi besinlerden uzak durmalıyız veya uzak durmamız gerekiyor mu. ? Alkali beslenme sağlıklı yaşamın içinde yer almalı mı?. Bu makalede sizleri bu konuda aydınlatmak istiyorum.
Bakalım alkali diyette hangi besinlerden uzak durmalıyız
Her şeyden önce fazla proteinli bir beslenme planı hem karaciğeri hem böbreği yorar. Günlük almamız gereken enerjinin en fazla %15’inin proteinlerden karşılanması gerekir. Dengeli bir beslenme programı uygularken zaten metabolik bir sorun yaşanmaz. Eğer vücutta herhangi bir vitamin, mineral yetersizliği yoksa ekleme yapılmasına da gerek kalmaz. Ancak tek gıda diyetleri özellikle protein ağırlıklı olan diyetlerde uzun vadede sorunlar çıkabilir. Fazla proteinin organlar üzerine olumsuz etkilerinin yanında bağırsak hareketlerinin azalması, ağız kokusu, vücut kokusunun kötüleşmesi, ödem gibi sorunlar yaratır. Protein içeriği yüksek olan besinler hayvansal kaynaklı besinlerdir. Bu besinlerin fazla alınması hayvansal kaynaklı yağların yani doymuş yağlarında fazla alımına dolayısıyla diyetin yağ içeriğinin de artmasına neden olur. Fazla yağ tüketimi de özellikle kalp damar hastalıkları, hipertansiyon ve diyabette olumsuz etki yaratır ve kilo alımını tetikler. Ayrıca kalsiyumun kullanımını engelleyerek uzun vadede kemik sorunları yaşamanıza neden olur.
Alkali besinler tüm sebze ve meyvelerdir. zaten günlük beslenmemizde sebze, meyve ve salataya mutlaka yer vermeliyiz. Vitamin ve mineral ihtiyacımızı bu besinlerle sağlayabiliriz.
Şimdi alkali beslenme ile ilgili duruma gelince. Evet fazla protein tüketimi sağlıklı değildir ancak fazla proteini alkali sularla nötralize de edemezsiniz. Protein tüketimini dengelediğinizde zaten sorun kalmayacaktır. Dengelemediğinizde ise alkali su vb tüketimin anlamlı olduğunu düşünmüyorum. Neden? Çünkü vücudun bir homeostası vardır. Ne kadar alkali beslenirseniz beslenin veya ne kadar asit ortam yaratacak besinleri tüketirseniz tüketin sonuç değişmez. Kanınızın veya hücrelerinizin, vücut sıvılarınızın ph’sında değişiklik olmaz. Çünkü vücut zaten tüketilen besinlere göre kendi sistemi içinde bunu gerçekleştirir.
Şöyle bir örnek verebiliriz. Kışın çok soğuk havalarda vücudunuzun ısısı düşüyor mu?. Düşmüyor. Vücut ısı düzeyini korumak için metabolizma hızını artırarak dengeyi sağlıyor. Ya da yazın çok sıcaklarda ateşimiz çıkmıyor vücut ısınız yine aynı kalıyor. Çünkü vücudun bunu dengelemek için bir mekanizması var. Aynı durum besinlerin alkali ve asit değerleri için de geçerlidir. Vücudun sağlıklı kalabilmesi için besin gruplarından dengeli ve yeterli beslenmek gerekir. Bu dengeyi dışardan hiçbir ürün, içecek veya besin desteği ile sağlayamazsınız. Sağlıklı, sürdürülebilir, dengeli ve kişiye özel hazırlanan bir diyet programı yaşam kalitenizi artırır..